Viral içerik üretmenin sırları

Viral içerik oluşturmak son yıllarda dijital pazarlamanın en fazla konuşulan konuları arasında yer alıyor. E-ticaret sitenizde, e-ticaret sitenizin blogunda ya da sosyal medya hesaplarınızda yazı, fotoğraf ya da video içerikler, yayınlanmasından çok kısa bir süre sonra birçok internet kullanıcısı tarafından paylaşılarak viral olarak yayılabilir. Çok sayıda potansiyel müşteriye ulaşan viral içerikler e-ticaret sitenizin trafiğini ve dolasıyla satışlarınızı artırabilir.
Bir marka olarak büyümek ve hedef kitleniz ile aranızda rakiplerinizden farklı, daha etkili bir iletişim kurmak için siz de viral içerikler üretilebilirsiniz. Ancak bu tarzda içerik üretebilmenin bir formülü yok, ama potansiyel müşterilerinizin ilgi alanlarını ve örnek viral içerikleri inceleyerek kendinize bir strateji oluşturabilirsiniz.
Biz de Coruh Medya olarak sizler için içeriklerinizin viral olarak yayılmasına yardımcı olacak bazı öncemli ipuçları derledik…
 Duygulara seslenen hikayeler
Viral içeriklerin en önemli ortak özellikleri arasında, okuyucunun ya da izleyicinin duygularına hitap etmesi; örneğin onu şaşırtması veya güldürmesi yer alıyor. Yapılan araştırmalar da negatif özellikler yerine pozitif duyguları ön plana çıkaran viral içeriklerin daha kolay yayıldığını ve etkileşim oluşturduğunu gösteriyor. Ayrıca daha çok kişiye ulaşmasını istediğiniz içerikleri mizah ve komedi unsurlarıyla desteklemeniz faydalı olabilir.
Yazar ve yayıncılarla iş birliği
Markanız ya da ürünleriniz için oluşturduğunuz içeriklerin hızla yayılması için birçok firma sektördeki önemli yayıncılar ve yazarlarla iş birliği yapmayı uygun görüyor. Çok fazla kullanıcı tarafından takip edilen bu yayınlarda içeriklerinizin paylaşılması, hedef kitleye ulaşmanızı kolaylaştırabilir.
 Görsel içeriklerin üstünlüğü
500’den fazla dijital yayıncının katıldığı bir araştırmada, katılımcılara yayınlamayı en fazla tercih ettikleri içerik türünü sorduklarında alınan cevaplarda görsel içeriklerin yüzde 65’lik oranla üstünlüğü göze çarpıyor. Araştırma sonucunda tercih edilen  6 farklı görsel içerik türü de kendi arasında şu şekilde sıralanıyor;
İnfografik: yüzde 13
Multimedia çalışmaları:  yüzde 12
Grafikler: yüzde 11
Fotoğraf: yüzde 11
Video: yüzde 11
İnteraktif haritalar: yüzde 7
Yayıncıların bu tercihinin nedenleri arasında, elbette internet kullanıcılarının da bu tür içeriklere daha fazla ilgi göstermesi yer alıyor.  Eğer oluşturduğunuz içeriklerin internet yayıncıları ve kullanıcılar tarafından paylaşılmasını istiyorsanız siz de görsel içerik üretmeye ağırlık verebilirsiniz.
Daha fazla dinamizm
Eğer içeriğinizin hedef kitlesi Y kuşağı olarak adlandırılan ve yaşları 18-30 arasında değişen internet kullanıcılarını kapsıyorsa onları etkilemek için dinamik içerikler oluşturmaya özen gösterebilirsiniz. İnternetteki gelişmeleri yakından takip eden ve içerikleri çok kısa sürede tüketen bu kullanıcıları yönlendirmek için onları sitenizdeki bulunan ürünlerle benzersiz bir deneyim yaşayacağınıza ikna etmeniz gerekiyor.
 Artık hepimiz biliyoruz ki markamızı büyütmek, potansiyel müşterilere ulaşmak ve talep yaratmak için dijital pazarlama trendlerini yakından takip etmek gerekiyor. Siz de paylaştığımız ipuçlarını değerlendirerek e-ticaret sitenizin viral içerikler sayesinde daha yakından tanınmasını sağlayabilirsiniz.

İyi bir LinkedIn daveti nasıl yapılır?



İyi bir LinkedIn daveti nasıl yazılır?
LinkedIn’de bağlantı kurmak istediğimiz kişilere gönderdiğimiz standart davetler, işimizi kolaylaştırsa da herhangi bir sosyal ortamda böyle tanıştığımızı, insanları sosyal hayatımıza bu şekilde davet ettiğimizi düşünürsek durumun tuhaflığı ortaya çıkıyor.
Gerçek hayatta daha önce doğrudan tanışmadığımız kişilere, “Ben sizi profesyonel ağıma eklemek istiyorum” cümlesini kurmamız muhtemelen komik ve uygunsuz olur.
Ancak, LinkedIn gibi oldukça ciddi bir iş platformunda, tanımadığımız kullanıcılara bu davetleri gönderebiliyor, zaman zaman ekleme sebebi belli olmadığı için taleplerin geri çevrilmesiyle karşılaşıyoruz. Peki LinkedIn’de tanımadığınız kişilere bu şekilde bir standart davet göndermek ne kadar doğru?

LinkedIn davetinde kendizi tanıtın

Eğer birisiyle profesyonel bağlar kurmak istiyorsanız, özellikle de bu kişi sizi tanımıyorsa, kendinizi tanıtan ve kişiyi neden eklemek istediğinize dair bir bilgi vermeniz daha uygun olur. Kaleme aldığı bir makaleyi, blogunda yaptığı bir paylaşımı beğendiyseniz, bir iş birliği, uygun bir çalışma pozisyonu sunacaksanız bunu açıkça belirtmenizde yarar var.
Davetiniz, karşı tarafa onlarla gerçekten bağlantıya geçmekle ilgilendiğinizi gösteriyor olmalı. Aksi halde böyle bir “profesyonel ağ”da bulunmanın anlamı ortadan kalkar.
Peki 300 karakterde kendinizi, ağınıza katılmasını istediğiniz kişiye en iyi nasıl anlatabilirsiniz?

Profil fotoğrafı

Bağlantı talebi gönderdiğiniz kişideki ilk izleniminizi profil fotoğrafınız oluşturur. Bu nedenle LinkedIn’de profil fotoğrafı seçerken bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor. Öncelikle fotoğraftaki tek kişi olduğunuzdan emin olun. Paylaştığınız fotoğraf, bir toplu fotoğrafın parçasıysa, kendinize ait kısımda tek başınıza olmaya özen gösterin. Ayrıca selfie fotoğraflardan da profesyonellik açısından uzak durmakta fayda var.

Hitap

Karşı tarafa hitaben bir selamlama stili benimseyebilirsiniz. “Sayın x”, “Merhaba y”. Bu aşamada kişinin ismini doğru ve baş harfi büyük olarak yazdığınızdan da emin olun.

Amaç

LinkedIn’de bağlantı talebi gönderirken kişiyi neden bağlantılarınıza eklemek istediğinize dair bilgi vermeniz önemli. Sadece bağlantılarınızın sayısını artırmak istiyor gibi görünmemek için bu aşamaya dikkat etmek gerekiyor.

Profesyonel özellikler

Kişiyle daha evvel tanışmış olsanız dahi ne işle meşgul olduğunuzu kısaca belirtmeniz faydalı olabilir.

Sonuç cümlesi

Bağlantıda olmaktan dolayı memnuniyetinizi aktaran bir cümleyle, mesajınıza noktayı koyabilirsiniz. Eğer işe almayı düşündüğünüz biriyle bağlantı kuruyorsanız, bağlantı talebinizde, kişinin özellikleri hakkında övgüde bulunarak ya da görüşmenizden ne kadar memnun kaldığınızı belirtebilirsiniz.

Etkili tweet için 7 öneri


Etkili tweet oluşturmak için 7 öneri














Twitter, sosyal medya pazarlaması alanında çalışmalar yapan her firmanın etkin olarak yer almak istediği mecralardan biri. Peki araştırmalarınıza ve uygulamalarınıza baktığınızda takipçilerinizi etkileyecek ve etkileşim sağlayacak tweet oluşturma konusunda ne kadar başarılısınız?
Paylaştığınız tweetlerle, Twitter’da istediğiniz düzeye gelemediğinizi, takipçi sayınızı artıramadığınızı ya da en azından yeteri kadar retweet ve favori alamadığınızı mı düşünüyorsunuz?
İşte size etkili tweet oluşturma konusunda yardımcı olacak bazı ipuçları…

1. İyi bir takipçi olmak

Twitter’da etkili paylaşımlar yapmanın yolu, sektörde başarılı olan yayınları takip ederek bu paylaşımlardan ilham almaktan geçiyor. Bu nedenle okuduğunuz ve ilginç bulduğunuz makaleleri, haberleri link ve içeriğini özetleyen bir etiketle, hazırlayan kaynağı da ekleyerek tweet atmak, en kolay ve etkili yöntemlerden biri.
Örneğin: Viral video oluşturma sanatı-@coruhmedya

2. Retweet’leri düzenlemek

Çoğumuz beğendiğimiz tweetleri retweet’lerken, sadece retweet butonuna basar paylaşırız. Ancak amacınız burada Twitter’da var olduğunuzu fark ettirmekse, retweet’e kendi yorumlarınızı da eklemeniz, aynı fikri paylaştığınız insanların sizi takip etmek istemesine yardımcı olabilir.
Örneğin: Game of Thrones her yerde –  @coruhmedya

3. Çözüm sunmak her zaman işe yarar

Kullanıcılar, Twitter vasıtasıyla gündemi, dünyadaki trendleri, eğlenceli tespitleri takip ettiği kadar, bu platformdan hayatında uygulayabileceği bilgileri de alır. Özellikle çözemediği herhangi bir probleme dair en ufak bir bilgi, çevresinde de benzer sorunlarla mücadele eden insanlarla paylaşmak isteyeceği türden bir bilgidir. Bu yöntem tweet’lerinizin takipçileriniz tarafından paylaşılmasını sağlar.
Örneğin: Beyin fırtınası toplantıları nasıl daha yaratıcı ve verimli hale getirilir? @coruhmedya

4. İlginç bilgiler paylaşmak

İnsanlar ilgi alanlarına girsin ya da girmesin, şaşırtıcı bilgileri daima okur ve başlıktan sonrasını da şaşırtıcı bulmaya devam etmişse bunu mutlaka paylaşır. Takipçilerinizi şaşırtacak bilgiler paylaşmak Twitter stratejinizi destekleyebilir.
Örneğin: Afrika’da her ay 100 milyon kişi Facebook’a giriş yapıyor @sosyalmedya

5. Takipçilerinizden fikir almak

Twitter’da kullanıcılarla etkileşim sağlamak son derece kolay. Bu nedenle takipçilerinizden kolayca fikir alabilir, onlara sorular sorabilirsiniz. Böylece Twitter’da daha etkin bir firma haline gelebilirsiniz.
Örneğin: Sizce tweet atarken yapılmaması gereken şeyler nelerdir? #sosyalmedya #Twitter

6. Dikkate alınacak önerilerde bulunmak

Tweeti’lerin mutlaka bir web sitesine yönelmesine gerek yok. Tweet atmak, bir yerde öneride bulunmaktır. Dikkate alınan ve paylaşılan sizin özgün bilginiz veya önerinizse bu size daha sağlam bağlantılar kurar.
Örneğin: Etkili bir #Twitter kullanıcısı mı olmak istiyorsunuz? 1. İyi bir takipçi olun 2. Çözüm sunun 3. Öneride bulunun

7. Özlü sözleri paylaşmak

İnsana ilham veren, hayata dair gözden kaçırdıklarını hatırlatan ve çoğumuzun okumaktan, karşılaşmaktan keyif aldığı özlü sözler, takipçileriniz tarafından da sevilecektir.
Örneğin: “Okunu hedeften öteye atan okçu, okunu hedefe ulaştıramayan okçudan daha başarılı değildir.” Montaigne #hedefkitle #dijitalpazarlama

Pinterest uzmanı olmanızı sağlayacak 8 ipucu


Pinterest uzmanı olmanızı sağlayacak 8 ipucu
Pinterest, son yıllarda başarılı tırmanışıyla sosyal ağlar arasında sivrilmeyi ve varlığını kanıtlamayı başardı. Facebook arkadaşlığın, Twitter gündemin ağıyken, Pinterest ise ciddi konulardan sıkıldığımız noktada, yemek sunum görselleri, seyahat noktaları, kıyafet kombinleriyle bize başka bir kapı açmayı hedefleyerek haklı bir ihtiyaca cevap verdi.
Diğerlerinden bir çırpıda ayrılan farklı konseptiyle, pek çok takipçiyi kısa sürede bünyesine katan Pinterest, 70 milyon kullanıcıyla bazı çalışmalaragöre Facebook’tan sonra web sitelerine en fazla trafik sağlayan sosyal medya platformu olmayı başardı.
Her geçen gün farklı internet kullanıcılarının dikkatini çekerek yeni kullanıcılar kazanma yolunda ilerleyen Pinterest’te hesap açmak ve kullanıcı olmak için birkaç adımda Pinterest’i tanıyalım…

1. Hızlı paylaşım

Pinterest’te kullanıcılar, internette gördükleri hemen hemen her görseli “pin it” butonuyla kendi panolarında yayınlayabiliyor. Bu panoda görseli yayınlamadan önce görselde değişiklik yapmanızı sağlayan bir araç çubuğu bulunuyor. Pinterest’te fotoğrafta kesme, kontrast ayarlama gibi seçenekler sunuluyor. Böylece fotoğraf üzerinde çok zaman harcamadan pek çok yeni görsel (pin) paylaşabilirsiniz.

2. Merak ettiğiniz sitelerin Pinterest hesaplarına ulaşmak çok kolay

Herhangi bir web sitesinin Pinterest hesabını nasıl kullandığını, ne çeşit paylaşımlar yaptığını merak ediyorsanız arama çubuğuna ismini yazmanız yeterli… Arama verdiğinizde bu kaynaktan postalanan bütün görsellere ulaşabilirsiniz.

3. Görsellerinize sahip çıkmak için…

Google aramalarında, paylaştığınız görsellere ulaşılmasını istemiyorsanız, Pinterest size bu özelliği de sunuyor. Hesabınızın “araçlar” kısmından yapacağınız ayarlamalarla Google aramalarında görsellerinize ulaşılmasını engelleyebilirsiniz.

4. Aramalarınızı gizleyebilirsiniz

Sosyal ağlarda yapılan aramaların daha sonra tekrar arama çubuğunda çıkması bazen can sıkıcı olabiliyor. Eğer yaptığınız aramalarla tekrar karşılaşılmasını istemiyorsanız “ayarlar” seçeneğinden “son aramaları sil” seçeneğiyle aramalarınızı silebilirsiniz.

5. Doğrudan mesaj gönderme özelliği

Pinterest, son eklediği özellikler arasında doğrudan (direct) mesaj gönderme özelliğine de yer verdi. Mouse imlecinizi, mesaj olarak göndermek istediğiniz görselin üzerinde dolaştırdığınız zaman çıkan “gönder” butonundan tıklayarak mesaj gönderme işleminizi gerçekleştirebilirsiniz.

6. Bildirimlerinizi düzenleyebilirsiniz

Pin’lerinizden biri ya da panolarınız popülerleştikçe bildirimleriniz yağmur gibi çoğalır. Siz de bir müddet sonra bütün bildirim mesajlarıyla baş etmek zorunda kalırsınız. Pinterest bu zorunluluğu ortadan kaldırıyor. “Düzenle” seçeneğinden çift pin ikonunu işaretleyerek bu duruma önlem alabilirsiniz.

7. Pinterest’in online işlemlerinizi kaydetmediğinden emin olun

Pinterest’in kullanıcılarını ne kadar güvende hissetmesini istediğinin bir diğer göstergesi ise online işlemlerinizin kayıtları şayet tutuluyorsa bunları silebiliyor olmanız. Günlük arama kayıtlarınızın, Pin’lerinizin kayıtlı olmasını isteyebileceğiniz gibi bundan rahatsızlık da duyabilirsiniz. “Ayarlar” kısmından “kişiselleştirme” seçeneğini kontrol ederek hangi kayıtların tutulduğunu görebilir ve oradan bu geçmişi silebilirsiniz.

8. Gelecek tatilleriniz için rota oluşturun

Pek çok Pinterest kullanıcısı bu platformda görseller toplayarak hayal ettikleri tatil rotasını çiziyor. “The Places” aracı sizi bir adım öteye götürerek harita üzerinde topladığınız görsellere ait yerleri işaretlemenizi sağlayarak tatil hayallerinizi görselleştiriyor. Yukarıda yer alan “+” butonuna gelerek buradan “pano yarat” kısmını seçin. Buradan size sunulan “Harita ekle?” sekmesine “evet” şeklinde cevap verin. Bu noktadan sonra önünüze çıkacak dünya haritasından, gitmek istediğiniz yerlere “yer ekle” seçeneğini işaretleyerek görsellerinizi Pin’leyebilirsiniz.

Müşteriyi satın almaya teşvik edecek 5 ipucu


Dijital dünyada müşteri sadakatini artıracak 5 ipucu














Müşteri memnuniyetinin, markaların pazarlama stratejileri için giderek önem kazandığı günümüzde, birçok işletmenin temel hedefi daha fazla satış yapmak yerine, müşteri sadakati oluşturmak. Müşteri sadakati oluşturmak isteyen markalar dijital dünyada kullanıcı beklentilerini karşılama ve kullanıcıya sunulan hizmetten memnun olmasını sağlamak için çeşitli çalışmalar yapıyor.
Müşteri bağlılığı oluşturmak için temel olarak; kaliteli ürün veya hizmet sunmak ve müşteri iletişimine önem vermek gerekiyor. Peki müşteri bağlılığı oluşturmak için bu temel gereklilikler dışında neler yapılabilir?
İlk izlenimin önemi
Dijital pazarlama ve reklam faaliyetleri size, her gün markanızla yeni tanışan bir çok potansiyel müşteriyi kazanma fırsatı sunuyor. Markanızla tanışan internet kullanıcılarını müşteriye dönüştürmek için, olumlu bir ilk izlenim oluşturmak son derece önemli. Uygun bir iletişim dili ve kullanıcı dostu bir web sitesi ya da blog potansiyel müşterilerinizle bağ kurabilmek için faydalı olabilir.
Karar alma sürecini hızlandırmak
Müşterinin karar alma sürecine etki edebilmek de müşteri sadakati oluşturmanın yollarından biri. Sitenizi ziyaret eden internet kullanıcılarına ayrıntılı fotoğraf, ürün açıklamaları ve kolayca ödeme yapabileceği bir alt yapı sunmak müşterinin farklı bir siteye yönelmesini engelleyerek satın alma kararını hızlandırabilir.
Tasarım ve kalite
Müşterileriniz sitenizden ilk kez alışveriş yaparken, öncelikle sitenin tasarımından ve ürün görsellerinden etkilenmiş olabilir. Bu nedenle bu özelliklere önem vermek faydalı olabilir. Ancak ürün kalitesinden memnun olmayan müşteri markanıza bağlılık göstermeyebilir. Sadece iyi bir tasarım ve görsellikle müşterileri birden fazla kez etkilemek mümkün olmayabilir.
Kültürel eğilimlere dikkat etmek
Daha fazla kişiye hitap eden global bir marka olmak için farklı özellikteki kullanıcılara ulaşabilmek gerekiyor. Farklı kültürlere sahip kullanıcıların satın alma, estetik algısı, kalite anlayışı birbirinden çok farklı olabilir. Global bir marka olarak müşteri bağlılığı oluşturmak tüm kültürlere yakın olmayı gerektiriyor. Neyse ki dijital dünya bunun için birçok fırsat sunuyor. Farklı sosyal medya platformlarında kullanıcıların beğenileri, yorumları ve paylaştıkları görseller, kültürel eğilimler konusunda markalara önemli ipuçları veriyor.
Bu ipuçları müşteri bağlılığı oluşturma konusunda farklı fikirler veriyor. Müşteri sadakati oluşturmak için yapılan çalışmaların, yeni müşteri kazanmaktan çok daha az maliyetli ve karlı bir yatırım olduğunun bilincinde olan markalar, bu gibi ipuçlarıyla müşteri bağlılığına yönelik çalışmalarını destekleyebilir.

Blog trafiğinizi artırmanın 5 yolu


Blog trafiğinizi artırmanın 5 yolu
Markalar ve yayıncılar için web sitelerinde hedeflenen aksiyona dönüşmesi beklenen kaliteli trafiği elde etmek her geçen gün daha da zorlaşıyor. Giderek daha fazla bağımsız yayıncının ortaya çıkması, sektördeki rekabetin artması içerik pazarlamasında farklılık yaratmayı gerektiriyor.
Trafik sağlayacak kaliteli içerik oluşturmanın en zor yanı, bir konu hakkında ilgi çekici bir yazı oluşturmak için zaman ayırmaktır. İçeriklerin oluşturulup, paylaşılmasından sonra da blogunuzun ziyaretçi akınına uğraması düşünüldüğü kadar kolay değil.
Ancak içerik oluştururken, blogunuzun düşündüğünüz kadar yüksek bir trafik almaması durumunda umutsuzluğa kapılmayın. İçerik pazarlamasında ne kadar başarılı veya başarısız olduğunu görebilmeniz için zamana ihtiyacınız olduğunu unutmayın.
Gelin birlikte blogunuza daha fazla ziyaretçi çekmenin yollarını inceleyelim…

1-Infografiklerden yararlanmak

Görsel paylaşımların dijital dünyada çok daha fazla etkileşim yarattığını artık herkes biliyor. Siz de bu etkiden yararlanmak için infografiklerden faydalanabilirsiniz. AnsonAlex tarafından yayınlanan araştırmaya göre blogunuza ekleyeceğiniz infografikler ile trafiğinizi yaklaşık yüzde 12 oranında artırabilirsiniz. Oluşturduğunuz infografikleri blogunuz dışında sosyal medyada, e-posta pazarlamasında kullanabilir veya şu siteler yardımıyla içeriklerinizin daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz;

2- Video paylaşmak

Blogunuzda en çok etkileşim sağladığınız konular hakkında video oluşturup, bu videoları Youtube gibi kanallarda yayınlamak blogunuzun trafiğini artırmanızı sağlayabilir. Bunun için kendi içeriğiniz hakkında video oluşturabilir ya da konuyla ilgili uzman kişilerle yüz yüze görüşme yapabilirsiniz. Örneğin futbol hakkında bir yazı yazıyorsanız, bir futbolcu ile ropörtaj yapabilir ve oluşturduğunuz videoyu hem blogunuzda hem de popüler video paylaşım sitelerinde yayınlayabilirsiniz.

3- Sunum içerikleri paylaşmak

SlideShare gibi sitelere yükleyeceğiniz slaytlar ile uzun vadeli organik trafik elde edebilirsiniz. Bunun için popüler konular seçerek blogunuzda sunumlar paylaşabilir daha sonra bu içerikleri SlideShare sitesinde yayınlayabilirsiniz.

4-Blogunuzda sesli içerik oluşturmak

İnsanlar yemek yerken, spor yaparken, çalışırken ya da yatarken okumak yerine dinlemeyi tercih ediyor. Bu nedenle 39 milyondan fazla Amerikalının kullandığı podcast sistemi gün geçtikçe popülerliğini artırıyor. Podcast internet üzerinden indirebileceğiniz sesli yayınlara verilen genel bir isim. Siz de sitenize sesli içerikler eklerseniz okumak yerine dinlemeyi tercih eden kullanıcılardan trafik elde edebilirsiniz. Bunun için yapmanız gereken kaliteli kayıt yaparak blogunuzda paylaşmak ve daha sonra bu yayınları SoundCloud sitesinde yayınlamak. Ayrıca bu içerikleri aşağıdaki ortamlarda paylaşabilir, farklı kaynaklardan blogunuza trafik sağlayabilirsiniz.

5- Mevcut içeriklerinizi röportajlarla ilgi çekici hale getirmek

Daha önce paylaştığınız ve yüksek etkileşim sağladığınız içerikleri güncelleyerek yeniden paylaşabilirsiniz. Güncelleme yaparken, konusunda uzman kişilerle yaptığınız röportajlardan yararlanmak faydalı olabilir. Böylelikle içeriğinizi genişletebilir ve daha verimli hale getirebilirsiniz. Güncellediğiniz konuyu e-posta veya sosyal medya üzerinden hedef kitlenize ulaştırarak blogunuzun elde edeceği trafikleri beklemeye başlayabilirsiniz.

Facebook pazarlama hataları


En sık yapılan Facebook pazarlama hataları











Bugün artık içerisinde dijital mecraların yer almadığı bir pazarlama kampanyası daha başlarken kaybetmek anlamına geliyor. Dijital pazarlamadan bahasettiğimizde sosyal medyayı, sosyal medyadan bahsettiğimizdeyse Facebook’u hesaba katmamak büyük bir yanlış olur.
Fakat Facebook’u etkili bir dijital pazarlama kanalı olarak kullanmak da ilk bakışta düşünüldüğü kadar kolay olmayabilir. Pek çok genç ve heyecanlı pazarlamacı yaptıklarla hatalar nedeniyle markaların bu etkili kanalı yeterince verimli kullananamasına yol açıyor.
İşte o en sık yapılan Facebook pazarlama hataları…

Eksik Facebook Sayfa Bilgileri

Bu sadece Facebook’a özel bir sorun değil ama özellikle son zamanlarda en çok Facebook’ta karşımıza çıkıyor. Pek çok marka başta Facbeook olmak üzere çoğu Facebook Sayfa bilgilerini eksik dolduruyorlar. Sadece bir profil ve kapak görseli girerek, markanın web adresini yazmak yeterli değil. Facebook’ta Sayfa bilgilerini ne kadar detaylı bir şekilde doldurur ve güncel tutarsınız, hem arama motorlarından sayfanıza gelecek hem de Facebook’tan ulaşacak kişiler yönüyle geri dönüşünü elde edeceksiniz.

Aşırı paylaşım

Facebook, markalara başlangıçta haftada bir kaç paylaşımda bulunmalarını öneriyor. Buna rağmen bazı markalar daha çok şey söylemek için her gün pek çok paylaşım yapmayı tercih ediyorlar. Fakat bu erişim ve paylaşım oranlarını ciddi şekilde düşürüyor. Eğer mümkünse günde 1 veya 2 paylaşımı geçmemek ama bu paylaşımların mükemmel olmasını sağlamak en doğru hareket olacaktır.

Fazla reklam kokan hareketler

Facebook kullanıcılar için keyifli vakit geçirdikleri bir yer. Eğer çok fazla reklam kokan paylaşımda bulunursanız bir noktadan sonra bu artık takipçilerinize itici gelmeye başlayacaktır. O yüzden hedef kitlenizin ilgisini çekebilecek paylaşımlarına ağırlık vererek, tanıtım odaklı paylaşımlarınızı yüzde 20’ler seviyesinde tutmaya çalışın.

Çok uzun metinler

Facebook’un kendi araştırmaları; 100 – 250 karakter arasındaki, ya da diğer bir deyişle 1 – 2 satırlık metinlerin yer aldığı paylaşımların daha fazla etkileşim aldığını gösteriyor. Siz daha uzun yazdıkça etkileşim oranlarınız da düşecek. O yüzden mesajınızı vermek için metinden çok görsellere ağırlık vermelisiniz.

Ölçümleme yapmamak

Bu da yine sadece Facebook’la sınırlı değil, genel anlamda dijital pazarlama konusunda işleyebileceğiniz en büyük günahlardan biri. Yaptığınız her çalışmayı ölçümlemelisiniz, bu sayede de çalışmalarınızın ne kadar verimli olduğunu görebilir ve gerektiğinde geliştirebilirsiniz.
Bunlar bizim en sık gördüğümüz Facebook pazarlama hatalarından bazıları. Siz de kendi sık karşılaştığınız hataları yorumlarda paylaşabilirsiniz…